Resim // Ethnernet Büyüsü - 2024

Bu çalışma, zamanın, insan evriminin ve varoluşumuza işlenmiş anlam katmanlarının etkileşimini araştırıyor. Karmaşık bir semboller, şekiller ve dokular dokusuna dayanan eser, antik ve çağdaş insan anlatılarını birleştiriyor. Orta Asya şamanistik kaya sanatının ritüelistik av sahneleri ve stilize figürlerinden ilham alarak, bunları modern piktogramlarla yan yana getiriyorum: telefonlarına dalmış kadın ve erkekler, bilgisayar ekranlarına gömülmüş çocuklar ve günümüz rutinlerini simgeleyen diğer ikonografiler.

Her katman, ağaç dalları, bitki yaprakları ve graffitinin özüne ait olan sprey boya dokularının hakim olduğu ortak bir mekânda kesişiyor. Bu altyapı, doğa ve insan yapımı arasındaki iç içe geçmiş ilişkiyi yansıtıyor.

Eser, özünde, eski bir "av büyüsü" ritüelinin yeniden yorumlanmasıdır. Ancak burada av, artık ilkel önemini taşımamakta; bunun yerine, kolektif bir sıradanlığı simgeliyor. Bu, zamanın geçişine rağmen, ilkel eylemlere ve tekrar eden döngülere hâlâ bağlı kalışımızın keskin bir hatırlatıcısıdır. Bu eserle, izleyicileri bu süreklilik içindeki yerleri üzerine düşünmeye davet ederek, bu eski dürtülerle olan kopmamış bağımızın altını çizmeyi amaçlıyorum.

Bu eser sadece shopi go ART'ta satılmaktadır.

Eserin ismi, tarihi, tekniği, boyutu ve edisyon bilgilerinin bulunduğu Özgünlük Belgesi, sanatçı tarafından imzalanıp size ulaştırılacaktır.

Bu eser 1-4 iş günü içerisinde teslimata çıkacaktır.

Eser çerçevesiz olarak sunulmaktadır. Çerçeve seçenekleri için bizimle iletişime geçiniz.

1993 yılında Antalya’da doğan Emir Aktunç, nam-ı diğer Max, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Endüstriyel Ürün Tasarımı bölümünde eğitim almakta ve bu alandaki eğitimine devam etmektedir. Hem bir mural sanatçısı hem de bir müzisyen olarak sanatını farklı alanlarda harmanlamaktadır. 2014 yılında Sokak Sanatı dünyasına adım atan Max, o zamandan bu yana İstanbul, Ordu, Sinop, Ayvalık, Antalya gibi Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde ve Hollanda, Portekiz, Makedonya gibi yurtdışında birçok mural odaklı projeye imza atmıştır.

Max, kendisini sadece bir sanatçı değil, aynı zamanda bir deneyim tasarımcısı olarak görmektedir. Güzel sanatlar eğitiminin, yoğun çizim çalışmalarının ve resimsel eğilimin izleri, eserlerinde belirgindir. Şehir yaşamının kaosunda çeşitli canlıları tasvir ederek sıklıkla göz ardı edilen yaşamları hatırlatır. Max, şehir yaşamını, hayvanların, bitkilerin ve insanların rutinlerini gözlemleyerek değerlendirir ve bu gözlemleri katmanlı eserlerinde ifade etmeye çalışır.

Sanatında çok kültürlü şehirlerin çeşitli sakinlerine bir saygı duruşunda bulunan Max, eserlerinde elektronik sistemleri ve küresel çeşitliliği yaratıcı bir şekilde birleştirir, canlı renklerle dolu dinlenme alanları sunarak negatiflikten kaçış alanları yaratır. Türler arası ilişkiler ve ayrışmaları keşfederek, İstanbul’un kent dokusunda kendi hikayesini anlatmaya devam etmektedir.